4 Ekim 2007

MİGREN


Nasılda masum bekliyordum doktoru duvarda Antonio di Viccaro tablolarını seyrederken...Kafamdan pek birşey geçirmemeye çabalıyordum, tabiiki de başımın üstünde bana dayanılmaz acılar veren iki gözüm, burnum, ağzım ve kulaklarımla resmi bozmamak adına tepesine eklenmiş saçlarımı taşıyan şeye kafa denilirse...

Doktor geldi elinde başımın içini resmetmiş kağıt parçaları ile birlikte karşıma otururken nezaket gereği tamamlanmış davranışların neticesinde haydi yahuu neyim varmış benim der gibi bakmamaya çalışırken al işte ben daha hazır değilken o cümleyi kurdu

"TAHMİN ETTİĞİMİZ GİBİ MİGREN"

Eee ama olmadı ki ben hazır değildim ki deminden beri zaten birşey düşünmemeye çalışmamdan belliydi ..Ben hep böyle yaparım ciddi birşeylerle karşılaşacağımı aslında içten içten bildiğim için fazla birşey düşünmemeye çalışırım ki başıma gelenleri iyice anlıyabileyim...

Migrenmiymişim.....Doktor hanım ben sinüzit olmıyım diyecek oldum o bilen edasıyla aynen şöyle söledi ....

"Aslında dışarda sinüzit olduğunu sanan okadar çok migren hastası var ki " Pöff tezimi kurmadan savdı bile....

Uykusuz kalmamalıymışım ve aslında çok uyumamalıymışımda, yediklerime dikkat edip stress yaratıcı her sebepten uzak kalmalıymışım ....Oldu canım RUHUMA EL FATİHA....

İnsanın aklına aslında şu geliyor Dalaylama migrenmiydi ? Nasıl bir asude hayat kurup huşu içinde yaşayabilirdim ki ???

Sonuçta İstanbuda yaşıyorum....Gözümün önünden migren yüzünden hayatını bir dönem yatay geçirmek zorunda kalan annem , kriz geldiğinde kafasını kalorifere vurmamak için kendisini zor tutan teyzem geldi...

Eskiden evet çok kötüymüş ama şimdi bazı ilaçlar ile atakların ağırlığı savuşturuluyor...

Kabul etmek istemesemde ben Ağır bir migren hastasıyım....Atak geliyor ağrım 4 gün sürüyor ayda bir olması gereken atak 15 de bir geliyor ... Burun kanamaları hop koş hastane damarda Novaljin iğne ...

Ama savaşıyorum en iyi savunma saldırmaktır dan yola çıkarak ilk zamanlar müzik dinliyorsam inadına sesini daha çok açtım....BAşım ağrıyor kelimesini lügatımdan attım şey dedim " Laleler çiçek açtı " Psikolojiside bozuluyor insanın ...Karanlık odada yatarken ve yüzünde yüzlerce karınca dolandığını hissederken inadına inadına kendinle hesaplaşma yüzleşme sahneleri oluşuyor ....Tanrım lütfen uyuyayın diyorsun ...

Şimdi artık cüzdan ve kredikartı cüzdanı dışında bir çanta daha yaptım ilaçlarımı taşıyorum...Migren anlatılmaz yaşanır ....

En güzelide onla inatlaşmak yerine anlamaya çalışınca kendini tanımaya başlayınca gelecek ataktan önce atik davranmak formül o an o sn ne iş yapıyorsan bırakıp ilaç almak ilk adım bu gerisi hikaye birde soğuk iyi geliyor ....

Birazda bilimsel bişeyler paylaşalım eee neymiş dersimiz MİGREN

BAŞ AĞRILARI

Baş ağrıları en sık karşılaşılan ve teşhisinde en fazla güçlük çekilen hastalık belirtilerinden biridir. Baş ağrıları kendisi bir hastalık olduğu gibi çoğu zamanda altta yatan bir hastalığın belirtisidir. Ağrıların çoğunda kas gerginliği, damarsal faktörler veya her ikisi birlikte bulunur.
İnsanların %60-70 kadarı hayatlarının herhangi bir döneminde baş ağrıları ile karşılaşmaktadır. Herhangi bir şikayetle doktora başvuran hastaların hemen hemen yarısında baş ağrısı vardır, ancak bunların sadece %10 kadarında baş ağrısı en önemli problemdir.






Baş ağrılarının sınıflandırılması:

Migren
Gerilim tipi baş ağrısı (tension headache)
Küme baş ağrısı (cluster baş ağrısı, horton nevraljisi, histaminik baş ağrısı)
Sinüs baş ağrısı
Posttravmatik baş ağrısı
Kafa içi basınç artışına bağlı baş ağrısı
Kombine durumlar




Migren nedir?

Migren (yarım baş ağrısı) çok yoğun, şiddetli daha çok 10-30 yaşları arasında başlayan 50 yaşından sonra azalan ve nöbetler halinde seyreden bir baş ağrısıdır. Kesin sebepleri bilinmemekle birlikte hastaların %60-80 inde genetik faktörlerin rolü vardır. Genellikle tek taraflıdır, bazen iki taraflı olabilir. En sık tuttuğu bölge şakaklar, göz çevresi ve alındır. Dakikalar, saatler veya günler sürebilir. Hasta nöbetin geleceğini önceden hissedebilir. Bulantı, kusma ve ışıktan rahatsız olma olabilir. Kadınlarda daha sık görülür. Hastanın bütün tetkikleri normal çıkar. Migren olduğu düşünülse bile baş ağrılı hastalara tomografi, MR, sinus filmleri, boyun filmleri çektirilmelidir.

Tedavisinde; stresten uzak kalmak, iyi istirahat, iyi uyku, gürültü ve aşırı ışıktan kaçınma gerekir. Bazı gıdalar ve ilaçlar migren nöbetini başlatabilir (çikolata, kırmızı şarap, peynir, doğum kontrol hapları). Ayrıca migren nöbetlerinden kaçınmak için ve tedavi için birçok ilaç geliştirilmiştir. Migren tedavisinde doktordan yardım istenmelidir.

Gerilim tipi baş ağrısı (tension headache)
Zorlayıcı olmayan devamlı bir ağrı vardır. Başlangıçta ensede olur, sonra mengene ile sıkıştırıyor gibi bütün başa yayılır. Günlerce sürebilir, akşamları ağrı daha da artar. Stres, aile ve iş problemleri ağrıyı ortaya çıkarır veya arttırır. Boyun bölgesi kaslarında sertleşme vardır.
Tedavisinde ağrı kesiciler, kas gevşeticiler, ve stresi ve anksiyeteyi giderici ilaçlar kullanılır. Sıcak bir duş, sauna, türk hamamı, masaj hastaların çoğunu rahatlatır. Boyun bölgesine yönelik sıcak ve soğuk uygulamalar, TENS, boyun kaslarını rahatlatıcı egzersizler denenebilir.

Cluster baş ağrısı (küme baş ağrısı)
Çok şiddetli ve tek taraflı bir ağrıdır. Ağrı göz yuvarlağı arkasında ve zonklayıcıdır. Erkeklerde daha yaygındır. Bu ağrılar birden başlar öncü belirtisi yoktur. Ağrıyan tarafta şişlik, kızarıklık, seğirme olabilir. Ortalama 30-45 dakika kadar sürer. Ancak daha uzunda sürebilir. Az miktarda alkol bile ağrıyı ortaya çıkarabilir.
Bu tip başağrıları aylarca senelerce, devam edebilir. Tedavisinde oksijen inhalasyonu, propranolol (profilaksi) ve karbamazapin kullanılır.

Sinüs baş ağrısı (sinüzitler)
Zorlayıcı değildir. Tek taraflı veya çift taraflı olabilir. Hasta öne doğru eğilmekle ağrısının arttığını ifade eder. Alerjik bünyeli kişilerde daha sık görülür. Nezle hali, burunda dolgunluk, ateş, diş ağrısı, halsizlik olabilir. Tedavisi sinüzitin tedavisi iledir. KBB hekimleri tarafından tedavi edilmelidir.

Posttravmatik baş ağrısı
Kafa travması sonucu ortaya çıkar. Hastanın şuurunun yerine gelmesi ile başlar, 6-12 ay kadar sürer. Bazen çok daha uzun sürebilir. Baş dönmesi ile birliktedir.

Kafa içi basınç artması
Son zamanlarda başlayan, orta şiddetli fakat şiddeti gittikçe artan bir ağrı şeklidir. Genellikle iki taraflıdır. Ağız ve burun kapatılıp nefes tutulduğu zaman ağrı artar. Sabahları daha kötüdür, geceleri hastayı uyandırabilir. İleri dönemlerde bulantı, kusma, çift görme olur. Göz dibi muayenesi yapılmalıdır. Bu hastalara hemen CT veya MRyaptırılmalıdır. Tümörler en sık rastlanan kafa içi basınç artışı sebepleridir.

Kombine durumlar
En sık rastlanan migrenle birlikte, gerilim tipi baş ağrısının birlikte bulunmasıdır. Ayrıca en sık rastlanan baş ağrılarından birisi de boyun bölgesindeki kireçlenme, fıtık, tümör gibi hastalıklara bağlı olanlardır. Boyun kökenli baş ağrılarında omuz ve kol ağrıları da olur. Ağrı boyundan enseye ve alına da vurur. Boyna sıcak konulması, masaj ağrıyı hafifletir.

Op.Dr. Kenan KıbıcıNöroşirürji Uzmanı

Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
Portakalmavisi bir; hüzünleri dibine kadar yaşamadan terketmeyen, sonrasında da ardına dönüp bakmayan hüzünbaz zamanlar cambazı....

pin

yukarı