15 Kasım 2008

ÜÇ KIZ ÜÇ AYRI TELDEN


Bizi ne ayırırdı ki böylesi kardeşçe arkadaşlık bağı içimizde oldukça...Okul yolu tıngırmıngır, kırmızı küçük çantalar ve kafalarda kocaman beyaz kurdelalar...Kendimize dışardan bakamadığımız yıllarımızda hepimiz birimiz birimiz hepimiz içindik...
Bu gün annemi beklerken arabanın içinde yolun ilersindeki yokuşu görünce aklıma geldi nekadar da çok büyütürdük bu yokuşu gözümüzde ...Öyle evcimen çocuklardık ki sokağa izinli çıktığımız ilk zamanların birinde bulduğumuz fareyi mi gömmedik, kedi yavrularını mı yıkamadık ve sevimsiz gelen o bıyıkları kesmedik ve biz o zamanlar hep aynı yaranın üstüne düşüp en kırmızısından yakan tentürdiyotlara bulanmadık...
Bir gün geldi çok uzaklara savrulduk ve bir gün geldi gene buluştuk...Üç kız üç ayrı telden ...Okadar uzaklara savrulmuşum ki o gün kendimi daha bir yalnız hissettim ...Çok kitap girmiş aramıza, çok film, çok fotoğraf ve çok farklı bakış açıları girmiş...Kıskançlık yeşermiş o diyarlarda, belkide biraz bencillik ve ortak tek nokta hayal meyal anımsanan çocukluk yılları olmuş.
Herzaman ne istediğimi bilen biri olarak anladım ki güzel bir geçmişten gelenlerin ziyaretiydi o gün...Gelecekte başım sıkıştığında ya da kendimi kötü hissettiğimde yaslanacak omuzlar olamıyacaklardı benim için...Zamanla şunu öğreniyor insan duygusal yanını fazlaca kendinde barındırdığında çoğu zaman istemediğin ortamlarda senin dışında kim varsa mutlu olsun diye bulunuyorsun...Ama çok çok değer verdiklerim dışındaki insanlar için bunu yapmıyorum artık...Seçimler benim seçimlerim,yanlışlar benim yanlışlarım yoksa nasıl ben olurum ki :D
Amaaaannnn kırmızı çantamı anımsadım birden kilitli okul çantam kaybolmasın diye kilitledikten sonra kilidini içine attığım :D....Zaten kendime çok gülerim ...Güzel bir buluşmaydı ortak geçmişten farklı diyarlardan gelenlerle...
Portakalmavisi....

4 yorum:

Seyyah dedi ki...

araya giren zaman ve hayat koşulları herkesi farklı bir yerlere savuruyor. yıllar sonra tekrar biraraya geldiğinde bir zamanlar yediğinin içtiğinin ayrı gitmediği insanlar çok uzağında olabiliyor maalesef..ama bazen tam tersi de olabiliyor ve mutluluğu diğer seçenekteki hayal kırıklığından daha büyük oluyor..
her şeye rağmen eski günlerin hatırına bile olsa yeniden görüşebilmek bu fırsatı yaratabilmek çok güzel:)
sevgiler...

beenmaya dedi ki...

hayat bir rüzgar gibi...kimi zaman çok ani ve hızlı esip ok uzaklara savuruyor, kimi zamanda bir fısıltı gibi yakınlarımıza...ama her estiğinde alıp götürdükleri ve geri getirdikleri o kadar farklı ki...

sufi dedi ki...

Fotoğrafa göre bir yazı mı, yazıya göre bir fotoğraf mı?İkisi de çok bir bütün,mutluluk ve hüzün içiçe bir yazı bu.Anahtarı kilitlendikten sonra içine atılmış kırmızı çanta ise canlanıverdi fotoğrafın bir köşeciğinde.Sevgiler.

My little Montenegro dedi ki...

@Nily,evet hayata ve geçmiş dostluklara dair anlatılmak istenen aslında buydu...Bende mutlu olan kısmın ağır basmasını dilerdim ama işin güzel yanı ayrı dünyalara savrulsakta çocukluğuma tanık olan insanlardı :D güzel bir fırsat oldu geçmişe dair...

@beenmaya,güzel bir rüzgar esti işte benim buralarda da :D getirdikleri ve götürdükleri o kadar farklı olan...

@sufi,Teşekkür ederim güzel yorumunuz için...İçinde çocuk olan fotoğraflara bakınca ister istemez tuhaf bir neşe ve hüzün doluyor insanın içine hele birde yazı o zamanlara dairse daha bir dokunuyor sanırım :D

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
Portakalmavisi bir; hüzünleri dibine kadar yaşamadan terketmeyen, sonrasında da ardına dönüp bakmayan hüzünbaz zamanlar cambazı....

pin

yukarı